Gilmore Girls 6. Sezon 8. Bölüm

lorelaiyı artık içli içli ağlatmaz mısınız lütfen sulu göz olarak o her ağladığında ben de ağlıyorum

logan sırf sarışınsın diye seni sevdiğime inanamıyorum otur sıfır

biri rorye tokat atarsa çok mutlu olucam

lorelai emily ileride ki sezonlarda araları düzelir diyordum tık yok iletişimlerinde

ilk geldiği bölümler bende çok hoşlanmıyordum ama jess hepsinden iyi toparladı kendini

simarik rory

lorelai dünyanın en mükemmel annesisin ve luke dünyanın en mükemmel sevgilisisin

hızırım jess

right person wrong time nedir deseler jess ve rory'yi gosteririm

rory gerçekten saçmalamaya başladı

aptal gerizekalı rory ya nefret edıyorum mal oglu mal ya

6. sezon 8. bölüm 8 Kasım'da ben doğduktan 4 gün sonra çekilmiş inş bu bölüm güzel şeyler oluyodur beklentim yüksek hadi bakalımmm

son bölümde lorelai konuşurken onu tamamen hissettim çünkü 1.5 ay önce kedim öldü. daha 1 yaşında bile değildi, geldiği yerde biri onu dövüyordu biz de aldık. başka ortamdan geldiği için hemen bizi benimseyemedi, asla yanımıza gelmiyordu, başka odalara gidip tek başına oturuyordu soğukta. sonra hasta oldu hiçbir şey yememeye başladı. veterinere götürdük iyileşti artık dedik, gözü enfeksiyon kaptı yaklaşık 1 ay boyunca açamadı ben her gün okuldan geldiğimde onunla ilgileniyordum saat başı da ya da daha az bir sürede gözünü temizliyordum, onu oynatmaya çalışıyordum. bu sürede beni annesi gibi görmeye başladı. bu zamana kadar hiçbir kedi bana onun gibi değer vermedi yani başka kedilerim de oldu ama onlar her zaman başkalarını sahipleri olarak gördüler sadece bu kedim beni gerçekten sevdi. evdekilere gitmiyordu benim sesime geliyordu falan işte gözü de iyileşti ama birkaç hafta sonra yürümesinde aksamalar oldu veterinere götürdük, fip hastalığına yakalanmış.. bütün bunlar olurken o daha küçük bir kediydi asla diğer kediler gibi dışarıda koşamadı en çok buna üzülüyorum. ilaçları yurt dışındaydı ve çok pahalıydı, alamadık. burada yapılanlardan aldık. 3 ya da 4 kere kapsüllerini yeniledik yaklaşık 4-5 ay ilaç verdik. ilk kapsülleri bitince iyileşiyordu bu arada hastalığı ilerlediğinde artık ayağa bile kalkamamaya başlamıştı, tuvaletini bulunduğu yere yapıyordu falan. ilaç aldıkça ayağa kalkmaya başladı ama ilacı bittiğinde başa dönüyordu. 4 kere falan ilaç verdik o ölmeden önce şehir dışına çıkacaktık biz, onu evde tek bırakmak istemedim zaten ilaç verilmesi gerekiyordu ve biz arabayla gidecektik. anneme o gelmezse gitmeyeceğimi söyledim mecbur kabul ettiler. orada gittiğim her yere onu götürdüm bir sürü anı biriktirdik sonra eve geri döndük. bir ya da 2 hafta sonra çok kötü oldu hastalığı başa sarmış gibiydi ama ben anlamıştım, ölecekti. cuma günü bunu fark ettim o gece daha kötü oldu, gece kalkıp nefes alıyor mu diye kontrol ediyordum. cumartesi günü hiçbir şekilde ayağa kalkamadı ve gözü felç geçirdi, kapatamıyordu onu ve sabahtan akşama kadar acı içinde inledi. veterinere götürelim dedik videosunu attık veteriner hiçbir şey yapamayız dedi. akşama kadar onun acı çekmesini izledim akşam bir anda iyi oldu yemek yemeye başladı bu süre içinde ağzına su veriyordum sürekli. biraz benimle oynadı, beni izledi. artık sona yaklaşmıştı o da biliyordu. gece yanı başıma aldım yine uyanıp kontrol ediyordum hala nefes alıyor mu diye. en son sabah namazında kalktım ve nefes almadığını gördüm. son kez öptüm patisini tuttum. annem sabah onu gömmeye gittim beni de çağırdı ama kaldıramayacağım için gitmedim. o günden beri her aklıma geldiğinde, kendisini sahibine sevdiren bir kedi gördüğümde istemsiz ağlıyorum. fotoğraflarımıza, videolarımıza bakıyorum ve onu çok özlüyorum. o ölürken ben hiçbir şey yapamadım en çok bu koyuyor bana. lorelai'ı köpeğinin başında gördüğümden beri ağlıyorum bu yazıyı yazarken d

dizinin ilk 4 5 sezonunu gerçekten bana huzurlu hissettirdiği için izlerken finale yaklaştıkça sadece sırf işin sonunda ne olacak, lorelai ve luke ilişkisindeki gelişmeler ne yönde ilerleyecek, rory düzelecek mi gibi soruların cevabını almak için izlediğimi farkettim. evet çoğu dizi filmin sürükleyici olmasını sağlayan en önemli unsurlardan biri merak unsuru olabilir ama gilmore girlsden ben bunu hiç bi zaman beklemedim, lukeun lorelaia kahve verdiği o ilk sahneden itibaren " acaba ne olacak" sorusunu unutmuştum bile. gerçek hayatta geleceği düşünmekten kafayı yemişken dizide anın güzelliğine odaklanabilmeyi sevmiştim. ama ne yazık ki yavaş yavaş kayboldu bu güzellik. artık dizi sonbahar gibi hissettirmiyor kısacası. lorelai ve lane karakterleri tatlılıkları asla kaybetmediler buna çok seviniyorum lakin rorynin ruhu öldü sanki. yalei bırakması loganla çıkması evi terketmesi vs sorun değil bunlar hayatın roryi oradan oraya savurmaya başladığını gösteriyor. rory de büyüdükçe bu hayat rüzgarında tek başına kaldığını zannediyor. ama ne olursa olsun o ruhu kaybetmesi hiç iyi değil. kaç bölümdür elinde kitap göremiyoruz, müzik dinlediği sahneler yok, anlamli dizi film esprileri patlatmıyor, giyimi çok basit ve klişe olmaya başladı

cok sukur biri rorye bunlari soyledi

jess cok yakisikli olmus

6 sezondur KİRK NERDEN TANIYORUM DİYORUM GALAKSI KORUYUCULARINDAKI KRAGLIN OYNUYPDU AAAAAAAAAAAAAA

off jess yaaaaa

hala barbienin rüya evinde yaşayan rori. kovun lan şu kızı evden fghlgjalf tıpış tıpış annesinin yanına kaçıcak. cezaya bak.

jess in kitabını merak ettim- keşke okuyabilsme onun gibi biri ne yazardı diye keşke okuyabilsekte işte neyse gereksiz de cidden jess haklı rory ne yapıyorsun bir dönüp kendine umaırm bu dedikelriyle bakabilirsin

belkide rory'nin annesini daha iyi anlamas için onun yerine geçmesi lazımdı

ay çokkkk iyiydi Jess'im geldi Jess'immmmm. Gerçekleri Rory'nin yüzüne vurması çok iyi oldu Jess'im yaa